Nurten ve Uğur Tatlıcı’dan “Bonorong* Yaban Hayat Barınağı” ’na Destek

Türkiye ve dünyanın farklı bölgelerinde doğa ve çevre korunmasına yönelik bağışlarıyla da bilinen Nurten ve Uğur Tatlıcı, Avustralya’nın Tasmanya bölgesinde faaliyet gösteren Bonorong  Yaban Hayat Barınağını’na bağışta bulundu.

Uğur Tatlıcı: “Annem ile birlikte insana, doğaya ve çevreye saygımız, bu yöndeki desteklerimiz bundan sonra da devam edecek.” dedi.

Ülkemiz ve dünyanın farklı bölgelerinde doğa ve çevre korunmasına verdiği desteklerle bilinen Nurten ve Uğur Tatlıcı bağışla ilgili olarak şunları söyledi: “Doğada bulunan canlıların doğal yaşam alanlarını yakmadan,  yıkmadan, kirletmeden ya da suni müdahalelerle doğal dengeyi bozmadan, tüm canlılarla uyum içinde yaşayacağımız bir dünya ancak sevgi ile var olabilir. Rahmetli babam Salih Tatlıcı da bize insanlara yardımcı olmayı, insanı ve doğayı sevmeyi ve saygı göstermeyi öğretti, ruhu şad olsun. Bu yönde gerek annem ve ben, ülkemizde hayır kuruluşlarının yanında yer alıyoruz. Bonorong Yaban Hayat Barınağı’na yaptığımız bağış da bunların bir devamı. Buradaki yaralı ve yavru yaban hayvanlarının durumunu ve onlara yardımcı olmak için çabalayan gönüllüleri gören hiçbir insan bunlara duyarsız kalamaz, bir şeyler yapıp yardımcı olmak ister. Biz de burada insani bir duyarlılıkla hem insanlara, hem de yaban hayatın içinde öksüz kalmış yavru hayvanlara yardımcı oluyoruz. İnsana, doğaya ve çevreye saygımız, bu yöndeki desteklerimiz bundan sonra  da devam edecek.”

Bonorong – Tazmanya’nın Yaban Hayatı Koruma Alanı

Bonorong Yaban Hayat Barınağı, 1981 yılında yaralı yaban hayvanlarıyla, öksüz ve bakımsız kalmış yavru yaban hayvanlarına yardımcı olmak amacıyla kurulmuştur ve Avustralya’nın en popüler yaban hayat parkı olma özelliğini taşımaktadır.

Yaralı ve öksüz kalmış yaban hayvanları için yılda 3 binden fazla acil durum ihbarı gelen

Bonorong Yaban Hayat Barınağı, gelen ihbarlara yetişerek, özellikle nesli tükenmekte olan

Avustralya’ya özgü yaralı hayvanların hayatta kalmalarını ve yavru hayvanların da büyümeleri için doğal bir yaşam alanı sağlamaktadır.

Tamamen bağışlarla ve kamu desteğiyle ayakta kalan kuruluş, 300’den fazla gönüllüyü de

eğiterek bu yöndeki faaliyetlere destek olmalarını sağlamıştır.

*Aborjin dilinde “yerli arkadaş”

Bu alanda belirtilen bağışlar ve yardım projeleri, vakfımızın kurucusu Nurten Tatlıcı ve onun değerli oğlu Uğur Tatlıcı tarafından, 2009 yılında ebediyete uğurladıkları, ismi vakfımız ile yaşamaya devam eden yardımsever insan merhum Salih Tatlıcı anısına ve onun yardımseverliğini kendi benliklerinde yaşatmak için şahsi gelirleri ile yapılmıştır.

Bedensel Engelli Ailelerin Çocuklarına Eğitim Yardımı

Merhum işadamı Salih Tatlıcı’nın eşi Nurten Tatlıcı ile oğlu Uğur Tatlıcı’nın eğitim alanındaki destekleri devam ediyor. Uğur ve Nurten Tatlıcı son olarak Bedensel Engellilerle Dayanışma Derneği’ne yaptıkları bağışla, bedensel engelli ailelerin ilköğretim çağındaki çocukları için eğitim desteği sağladılar.

Uğur Tatlıcı ile annesi Nurten Tatlıcı, merhum işadamı hayırsever insan Salih Tatlıcı’nın kendilerine sözlü vasiyeti olan, ihtiyaç sahibi insanlara destek olmaları yönündeki öğütlerini yerine getirmeye devam ediyorlar. Bu yöndeki bağışlarına son olarak, ülkemizde ortopedik bedensel engeli olan vatandaşlarımıza hizmet eden önde gelen sivil toplum kuruluşlarından Bedensel Engellilerle Dayanışma Derneği vasıtasıyla, bedensel engelli ailelerin ilköğretim çağındaki çocuklarına eğitim desteği sağladılar.

Uğur Tatlıcı: “Engelli vatandaşlarımızla dayanışma ve desteğimize devam edeceğiz”

Konuyla ilgili olarak Uğur Tatlıcı, “Merhum babam Salih Tatlıcı, hayattayken ihtiyaç sahibi insanlara yardım eden hayırsever bir insandı ve bize de bu yönde vasiyeti vardı. Annemle birlikte babam adına yaptığımız yardım ve bağışlarla, onun anısını saygıyla yaşatmaya çalışıyoruz. Engelli vatandaşlarımıza özellikle destek oluyoruz. Engellilerin sosyal hayata katılmalarının önündeki engelleri kaldırma yönündeki dikkat çekici çalışmalarıyla, ülkemizdeki önemli sivil toplum kuruluşlarından biri olan Bedensel Engellilerle Dayanışma Derneği’yle geliştirdiğimiz dayanışma ile de, bedensel engelli ailelerin ilköğretim çağındaki çocuklarına eğitim desteği sağlayarak ortopedik engelli vatandaşlarımızın yanında olmak istedik. Bedensel engelli vatandaşlarımıza desteğimize ve onlarla dayanışmamıza devam edeceğiz” açıklaması yapmıştır.

Bedensel Engellilerle Dayanışma Derneği

1993 yılından beri faaliyette olan Bedensel Engellilerle Dayanışma Derneği (BEDD), Bakanlar Kurulu kararıyla kamu yararına çalışan bir dernek statüsü alarak, ülkemizdeki ortopedik engeli olan vatandaşlarımızın eğitim ve sağlık ihtiyaçlarının karşılanmasının yanında, engellilerin önündeki engellerin kaldırılarak sosyal hayata daha aktif katılmaları ve sosyal dayanışmaları için çok önemli çalışmalar yapmaktadır. Dernek, çok sayıda devlet ve kurum ödülü aldığı bütün bu etkinlikleriyle beraber, engellileri temsil eden diğer sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yaparak geliştirdiği sosyal faaliyetlerle de, engellilerin sorunlarıyla ilgili toplumda farkındalık yaratacak eğitim ve tanıtım çalışmalarında bulunmaktadır..

Bu alanda belirtilen bağışlar ve yardım projeleri, vakfımızın kurucusu Nurten Tatlıcı ve onun değerli oğlu Uğur Tatlıcı tarafından, 2009 yılında ebediyete uğurladıkları, ismi vakfımız ile yaşamaya devam eden yardımsever insan merhum Salih Tatlıcı anısına ve onun yardımseverliğini kendi benliklerinde yaşatmak için şahsi gelirleri ile yapılmıştır.

Uğur ve Nurten Tatlıcı’dan Denizlerimizin Korunmasına Destek

Merhum işadamı Salih Tatlıcı’nın eşi Nurten Tatlıcı ile oğulları Uğur Tatlıcı, denizlerimizin, sahillerimizin ve su yollarının korunması ve temiz tutulması için gerçekleştirdiği projelerle tanınan sivil toplum kuruluşu Deniz Temiz Derneği/Turmepa ile işbirliğini geliştirmeye devam ediyor. Bu amaçla geliştirilen ortak proje için, farklı ürünler üzerinde kullanılan etiket ve çıkartmalar (sticker), dağıtımı yapılmak üzere Turmepa’ya teslim edilmiştir.

Denizlerimiz gelecek nesillere aktaracağımız en kıymetli hazinedir

Bağışla ilgili olarak Uğur Tatlıcı; “Rahmetli Babam Salih Tatlıcı su sesinin her zaman huzur verdiğinden bahseder ve denizlerimizi korumamız gerektiğini söylerdi. Üç tarafı denizle çevrili ülkemizde denizin kokusu, dalgaların sesi beni de her zaman mutlu etmiştir. Denizlerimiz bize verilmiş en kıymetli hazinedir. Bu hazineyi korumak ve gelecek nesillere aktarmak  vazgeçilmez görevimiz olmalıdır. Ben ve annem denizlerimizi korumak için aktif adımlar atmamız gerektiğine inanıyor, Deniz Temiz Derneği/Turmepa’ya gönülden destek olmayı insani bir görev olarak değerlendiriyoruz.” dedi.

Türkiye’nin denizlerini ve suyollarını koruma konusunda önemli bir rol üstlenen

Deniz Temiz Derneği/TURMEPA

TURMEPA, ülkemiz kıyı ve denizlerinin korunmasını ulusal bir öncelik haline getirmek ve gelecek nesillere temiz denizlerin kucakladığı yaşanabilir bir Türkiye bırakmak amacıyla, 8 Nisan 1994 tarihinde Rahmi M. Koç’un kurucu başkanlığında, Deniz Ticaret Odası ve bir avuç deniz sevdalısıyla birlikte başlatılmış bir sivil toplum hareketidir. Hayata geçirdiği projelerle, gerek ulusal gerekse uluslararası alanda kamuoyunun yakından tanıdığı TURMEPA, 25 yıl içinde Türkiye’nin önde gelen deniz odaklı sivil toplum kuruluşu haline gelmiştir. 1995 yılında yayınladığı “Denizleri Koruma Deklarasyonu” ile IMO, UNEP, The Club of Rome, ICS ve IUCN gibi organizasyonların uluslararası platformlarda desteklerini alan TURMEPA, 19 Haziran 2000 tarihinde Bakanlar Kurulu’nca alınan kararla, kamu yararına çalışan dernek statüsünü elde etmiştir.

Türkiye’nin denizlerini ve suyollarını koruma konusunda önemli bir rol üstlenen TURMEPA, ülkemizin bu alanda faaliyet gösteren lider sivil toplum kuruluşudur. Ülkemiz, deniz ve kıyılarının gerek doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel kaynakları, gerekse biyolojik çeşitliliği ile hem sualtı hem de su üstü canlı ve cansız varlıkları açısından dünyanın en zengin ülkelerinden biridir. Deniz Temiz Derneği/ TURMEPA, kurulduğu günden bu yana deniz ve kıyılarımızın korunmasını ulusal bir öncelik haline getirerek gelecek nesillere, kalkınmada sürdürülebilirlik hedefine ulaşmış, yaşanabilir bir Türkiye bırakmak amacıyla çalışmalarını sürdürmektedir.

Bu alanda belirtilen bağışlar ve yardım projeleri, vakfımızın kurucusu Nurten Tatlıcı ve onun değerli oğlu Uğur Tatlıcı tarafından, 2009 yılında ebediyete uğurladıkları, ismi vakfımız ile yaşamaya devam eden yardımsever insan merhum Salih Tatlıcı anısına ve onun yardımseverliğini kendi benliklerinde yaşatmak için şahsi gelirleri ile yapılmıştır.

Uğur ve Nurten Tatlıcı, Nesli Tükenmekte Olan Aslanları Korumaya Destek Verdi

Uğur ve Nurten Tatlıcı, National Geographic Society’nin, kedigiller familyasındaki aslan, kaplan, leopar, jaguar, puma ve çita gibi büyük türlerin korunmasına yönelik olarak geliştirdiği “Cause an Uproar” projesine önemli bir destek sağladı.

Günümüzde, vahşi hayvanların yaşam alanlarının giderek azalmasıyla birçok hayvan türü yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Bunda kuşkusuz insanın doğal kaynakları bilinçsiz ve plansız bir şekilde tüketmesi yanında, doğaya verdiği tahribatın da önemli bir rolü var. Nesli giderek tükenmekte olan hayvanlar arasında aslan, kaplan, leopar, jaguar, puma ve çita gibi kedigiller familyasının önemli hayvan türleri de yer almakta. Örneğin, iki bin yıl önce milyonla ifade edilen aslan nüfusu, günümüzde maalesef yirmi binlere inmiş durumda. Uğur ve Nurten Tatlıcı’nın destek verdiği “Cause an Uproar” projesi, dünya üzerinde nesli tükenmekte olan kedigiller familyasını koruma altına alarak, bu tür hayvanların nüfusunu artırmayı hedeflemekte.

“Gelecek nesiller aslanları maalesef sadece fotoğraflarda ve belgesellerde görebilecek”

Uğur Tatlıcı, National Geographic Society’ye verilen destekle ilgili olarak, “Aslanları çocukken dinlediğimiz hikayelerle severek büyüdük. Zamanla gerçek hayatta bu güzel hayvanları hem gerçekte hem de belgesellerde görme şansımız oldu. İnsanların hatalarıyla nesillerinin giderek azaldığını görmek ve bilmek beni gerçekten çok üzüyor. Gerekli önlemler alınmaz ve bir an önce bu türler başta, doğayı ve doğadaki vahşi yaşamı koruma yönünde adımlar atmazsak, korkarım gelecek nesiller hayvanların kralı aslanları gerçek hayatta değil ancak fotoğraflarda ve tarihi belgesellerde görebilecekler. Bizler, ihtiyaç sahibi insanlarımıza olduğu gibi nesli tükenmekte olan hayvan türlerinin korunmasına da desteklerimize devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.

125 yıldır doğayı ve vahşi hayvan türlerini korumaya adanmış uluslararası bir organizasyon: National Geographic Society

13 Ocak 1888’de Amerika Birleşik Devletleri’nde kurulan National Geographic Society, hayvanlar alemi başta olmak üzere, dünya üzerindeki canlı türlerini korumaya, bu yönde farkındalık yaratmaya yönelik faaliyetleriyle dikkat çekmiş, kar amacı gütmeden coğrafya ve doğa bilimleri üzerinde araştırmalar da geliştiren eğitim ve bilim organizasyonlarının en önde gelenlerindendir.

“Cause an Uproar” Projesi

Uğur ve Nurten Tatlıcı’nın destek verdiği “Cause an Uproar”Projesi, National Geographic Society’nin nesli tükenmekte olan hayvanların korunmasına yönelik geliştirdiği çok sayıda projeden biridir. Aslan, kaplan, leopar, jaguar, puma ve çita gibi kedigiller familyasında yer alan büyük türlerin korunmasına ve nüfusunun artırılmasına yönelik olarak geliştirilen bu proje kapsamında, bu yönde küresel çapta bir farkındalık yaratılması ve bu türlerin de korunmasına yönelik destek sağlanması amaçlanmaktadır. Çok sayıda büyük kuruluş, sivil toplum örgütü ve hayırseverler de bu projeye destek sağlamaktadır.

Bu alanda belirtilen bağışlar ve yardım projeleri, vakfımızın kurucusu Nurten Tatlıcı ve onun değerli oğlu Uğur Tatlıcı tarafından, 2009 yılında ebediyete uğurladıkları, ismi vakfımız ile yaşamaya devam eden yardımsever insan merhum Salih Tatlıcı anısına ve onun yardımseverliğini kendi benliklerinde yaşatmak için şahsi gelirleri ile yapılmıştır.

Bu Şarkı Bizim Olsun!

Merhum işadamı Salih Tatlıcı’nın eşi Nurten Tatlıcı ile oğulları Uğur Tatlıcı; engelli vatandaşlarımızın önündeki engellerin kaldırılması yönünde farkındalık yaratma amacıyla “Bu Şarkı Bizim Olsun” projesine öncülük ederek destek verdiler.

Uğur Tatlıcı: “Müziğin insanlardaki güzel duyguları ve düşünceleri beslediğine her zaman inandım.”

“Bu Şarkı Bizim Olsun” projesi fikrini geliştiren, yönetmenliğini yapan ve gerçekleşmesinde maddi-manevi büyük katkıları bulunan Uğur Tatlıcı, bu konuda şunları söyledi:

Rahmetli babam Salih Tatlıcı bize insanlara yardımcı olmayı vasiyet etmiştir. Ben ve annem  de her fırsatta engelli ve yardıma muhtaç vatandaşlarımızın sorunlarına duyarlılıkla yaklaşan ve çözümler geliştiren kuruluşlara ve bu yöndeki sosyal sorumluluk projelerine destek veriyoruz. Bu ilişkilerden edindiğimiz deneyimlerimizle biz de yeni bir sosyal sorumluluk projesi geliştirmeyi amaçladık.

“Bu Şarkı Bizim Olsun” projesi bu şekilde ortaya çıktı. Engelli-engelsiz herkesin söyleyeceği güzel bir şarkı vardır, bu şarkıları hep birlikte söyleyelim ve bir farkındalık yaratalım istedik.

Projeye toplumun farklı kesimlerinde büyük bir destek geldi. Özellikle medya dünyasından, ünlü sanatçılarımız ve sporcularımızdan çok büyük bir destek gördük, sağ olsunlar işlerini güçlerini bırakıp yardıma koştular, desteklerini esirgemediler, hepsine çok teşekkür ediyoruz.

Büyük bir emek verdiğimiz bu proje için 1 yılı aşkın bir süredir çalışıyoruz. Engelli vatandaşlarımızla, ünlü sanatçı ve sporcularımızla, farklı mekanlarda çok sayıda çekimler yaptık”

Engelli vatandaşlarımız için hazırladığımız “Bu Şarkı Bizim Olsun” projemiz, dilerim güçlerine güç katar, sanatçı ve sporcularımız ile tüm duyarlı vatandaşlarımız bu projede bize destek olmaya devam ederler.

Bu alanda belirtilen bağışlar ve yardım projeleri, vakfımızın kurucusu Nurten Tatlıcı ve onun değerli oğlu Uğur Tatlıcı tarafından, 2009 yılında ebediyete uğurladıkları, ismi vakfımız ile yaşamaya devam eden yardımsever insan merhum Salih Tatlıcı anısına ve onun yardımseverliğini kendi benliklerinde yaşatmak için şahsi gelirleri ile yapılmıştır.

Uğur ve Nurten Tatlıcı’dan Denizlerimizin Korunmasına Destek

Uğur ve Nurten Tatlıcı, denizlerimizin temiz tutulması için önemli çalışmalar yapan TURMEPA Deniz Temiz Derneği ile “Live Blue, Love Blue, Think Blue” (Maviyi Yaşa, Maviyi Sev, Maviyi Düşün) sloganıyla geliştirilen işbirliği projesi çerçevesinde, Ege Denizi’nin sıvı atıklardan temizlenmesi faaliyetlerine sponsor oldu.

Doğa ve çevre korunmasına duyarlılığı ve bu yöndeki faaliyetlere destekleriyle bilinen Uğur Tatlıcı,uzun yıllardır denizlerimizin temiz tutulması için gösterdiği faaliyetlerle bilinen TURMEPA Deniz Temiz Derneği’nin Ege Denizimizdeki özellikle teknelerin boşalttığı sıvı atıkların yol açtığı kirliliğin önüne geçmek için “Live Blue, Love Blue, Think Blue” (Maviyi Yaşa, Maviyi Sev, Maviyi Düşün) sloganıyla başlattığı projeye sponsor oldu.

Uğur ve Nurten Tatlıcı, TURMEPA’nın Deniz Temiz 3 ve Deniz Temiz 4 sıvı atık toplama teknelerine sponsor oldu

Uğur Tatlıcı, sponsorluk yapılan projeyle ilgili şu açıklamalarda bulundu:“Doğa ve çevre korunmasına yönelik faaliyetlere desteklerimiz devam etmekte. Bunlara TURMEPA Deniz Temiz Derneği ile geliştirdiğimiz bu işbirliği ile yeni bir sayfa daha eklemek istedik. Dernek, uzun yıllardır denizlerimizin temiz tutulması için önemli çalışmalar yapan ve ülkemizin önde gelen büyük şirketlerinin de sponsor olduğu bir sivil insiyatif. Biz de kendilerine, özellikle yaz aylarında Ege Denizimizin doğa harikası masmavi sularını ziyaret edenyerli-yabancı çok sayıda teknenin sıvı atıklarını boşaltarak yarattığı kirliliğin önüne geçme yönünde bir destek vermek istedik.”

“Denizlerimizi ve kıyılarımızı ziyaret eden tekneler kurallara uymuyorlar”

“Marmaris Hisarönü mevkiinde Deniz Temiz 3 ve Marmaris Körfezi mevkiinde Deniz Temiz 4 sıvı atık toplama teknelerine sponsor olduk. Bu tekneler çalıştıkları bölgelerde buraları ziyaret eden teknelerin sıvı atıklarını toplayarak denizlerimizin temiz tutulması için önemli bir görev üstlenecekler. Zira, denizlerimizi ve sahillerimizi ziyaret eden teknelerin maalesef büyük bir çoğunluğu Marinalarda sıvı atık alım istasyonlarında veya 6 deniz mili açıkta bırakmak durumunda oldukları sıvı atıklarını gerekli kurallara uymayarak denizlerimizin kıyı bölgelerine boşaltmaktalar.”

Uğur Tatlıcı: “Sponsor olduğumuz Deniz Temiz 3 ve Deniz Temiz 4 tekneleri 1.200.000 litre atık su toplayacak.”

“Bunun önüne geçmek için sponsor olduğumuz Deniz Temiz 3 ve Deniz Temiz 4 isimli sıvı atık toplama tekneleri, 2013 yaz sezonunda 1 milyon 200 bin litre pis su ve sintine atığının denizlerimize karışmasının önüne geçecekler. TURMEPA Deniz Temiz Derneği ile denizlerimizin temiz tutulması yönündeki işbirliğimize bundan sonra vereceğimiz desteklerle de devam etmeyi düşünüyoruz.”

TURMEPA Deniz Temiz Derneği

TURMEPA Deniz Temiz Derneği, 8 Nisan 1994’te Rahmi Koç’un kurucu başkanlığında, Deniz Ticaret Odası ve denizi sevenlerce ülkemizin denizlerinin ve kıyı bölgelerinin korunmasını hedefleyerek oluşturulmuş bir sivil toplum insiyatifidir. Zaman içinde hayata geçirdiği projeleriyle ülkemizde ve uluslararası alanda geniş kamuoyunca bilinen bir etkinliğe ulaşan TURMEPA, sponsorların da desteğiyle ülkemizin önde gelen deniz odaklı sivil toplum kuruluşu haline gelmiştir. Bu alanda faaliyet gösteren uluslararası organizasyonların da desteğini alan TURMEPA Deniz Temiz Derneği, 19 Haziran 2000 tarihinde Bakanlar Kurulu kararıyla kamu yararına çalışan dernek statüsü de kazanmıştır.

Bu alanda belirtilen bağışlar ve yardım projeleri, vakfımızın kurucusu Nurten Tatlıcı ve onun değerli oğlu Uğur Tatlıcı tarafından, 2009 yılında ebediyete uğurladıkları, ismi vakfımız ile yaşamaya devam eden yardımsever insan merhum Salih Tatlıcı anısına ve onun yardımseverliğini kendi benliklerinde yaşatmak için şahsi gelirleri ile yapılmıştır.

Altı Nokta Körler Derneği’ne Baston Bağışı

Uğur Tatlıcı ve annesi Nurten Tatlıcı tarafından görme engelli vatandaşlarımıza destek sağlamak amacıyla, ülkemizin bu alanda faaliyet gösteren en köklü kuruluşlarındanAltı Nokta Körler Derneği’ne baston bağışı yapıldı.

Merhum işadamı Salih Tatlıcı adına yapılan bu bağışla ilgili olarak merhumun eşi Nurten Tatlıcı ile oğlu Uğur Tatlıcı, “Engelli vatandaşlarımıza hayatlarının her anında ve aşamasında destek olmalı ve bu desteğimizi sürdürmeliyiz” mesajı vererek, merhum Salih Tatlıcı’nın anısını yaşatmak amacıyla kamu yararına çalışan dernek ve vakıflara desteklerini sürdüreceklerini açıkladılar.

Altı Nokta Körler Derneği

Altı Nokta Körler Derneği, ülkemizde görme engellilerin kendine yeterli, üretken ve toplumla kaynaşabilen bireyler olarak yetişmelerini sağlamak, sosyal, eğitsel, kültürel ve mesleki sorunlarına çözüm yolları üretmek amacıyla 1950 yılında kendisi de görme engelli olan Doç. Dr. Mithat ENÇ tarafından kurulmuşbu alandaki en eski ve köklü kuruluşlarımızdan biridir.Yaptığı çalışmalarla dikkat çeken kuruluş, 1958 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla, “Kamu Yararına” çalışan dernek statüsü de kazanmıştır.

Üyelerinin ve yöneticilerinin tamamı da görme engelli olan dernek, Türkiye Körler Federasyonu’nun etkin bir üyesi olup, Avrupa Körler Birliği ve Dünya Körler Birliği ile iş birliğini sürdürmektedir.

31 ilde şubesi bulunan, Altı Nokta Körler Derneği 6.500 civarında görme engelli üyeye sahiptir. Bugüne kadar başta eğitim ve istihdam olmak üzere görme engellilere yönelik birçok sosyal ve kültürel projeye imza atmıştır.

Bu alanda belirtilen bağışlar ve yardım projeleri, vakfımızın kurucusu Nurten Tatlıcı ve onun değerli oğlu Uğur Tatlıcı tarafından, 2009 yılında ebediyete uğurladıkları, ismi vakfımız ile yaşamaya devam eden yardımsever insan merhum Salih Tatlıcı anısına ve onun yardımseverliğini kendi benliklerinde yaşatmak için şahsi gelirleri ile yapılmıştır.

Görme Engelliler Kütüphanesine Uğur ve Nurten Tatlıcı’dan Önemli Bir Destek

Uğur Tatlıcı ile annesi Nurten Tatlıcı, Boğaziçi Üniversitesi Görme Engelliler İnternet Kütüphanesi GETEM’e çok anlamlı bir bağışta bulundular. Merhum iş adamı Salih Tatlıcı adına ve anısına, eşi Nurten Tatlıcı ve oğulları Uğur Tatlıcı tarafından görme engellilere sesli kitaplar sağlanması için oluşturulan bu e-kütüphaneye yeni bilgisayarlar bağışlandı.

Uğur Tatlıcı: “Engelli vatandaşlarımıza desteklerimize devam edeceğiz”

Görme engellilere hizmet veren bu önemli kütüphaneye yapılan bağışla ilgili olarak Uğur Tatlıcı, “Rahmetli babam hayattayken yardıma ihtiyacı olan insanlara destek olabilmek amacıyla çok sayıda hayır işinde bulunmuş ve bağışlar yapmıştı. Şimdi annemle birlikte bizler de, babamın anısını yaşatmak amacıyla onun bize sözlü vasiyetini yerine getiriyor ve hayır amaçlı çalışan kurum ve kuruluşlara elimizden geldiğince destek veriyoruz. Bu özel kütüphaneye yaptığımız bilgisayar bağışı da bunların bir devamıdır ve engelli vatandaşlarımıza hizmet veren kurum ve kuruluşlara desteklerimizi sürdürmeye devam edeceğiz” açıklaması yaptı.

Boğaziçi Üniversitesi, Görme Engelliler Kütüphanesi GETEM

Görme Engelliler Kütüphanesi, 2006 yılından bu yana, Boğaziçi Üniversitesi bünyesinde hizmet veren ve üniversitenin Görme Engelliler Teknoloji ve Eğitim Laboratuvarı (GETEM) tarafından geliştirilenbir E-kütüphanedir. Görme engellilere ve engeli gereği basılı eserlere erişim zorluğu yaşayan diğer bireylere, Kütüphane’nin geniş arşivinde yer alan Türkçe ve İngilizce sesli kitaplar ve bilgi kaynaklara ulaşabilmeleri için çevrim içi (online) olarak 24 saat hizmet verilmenin yanında, benzer hizmetler veren yurt dışındaki kütüphaneler ve arşivlere de ulaşma imkânı sağlanmaktadır. Bunların yanında, yine GETEM arşivleri üzerinden, günlük gazetelerle, haftalık ve aylık dergilere de erişim sağlanmaktadır.

Ülkemizdeki yarım milyona yakın görme engelli vatandaşımızın yanında, görme ve diğer engelli öğrencilerin de ihtiyaç duydukları bilgi kaynaklarına ulaşmasına hizmet eden çok önemli kütüphanelerden olan Boğaziçi Üniversitesi Görme Engelliler Kütüphanesi, Uğur ve Nurten Tatlıcı gibi hayırseverlerin bu anlamlı destekleriyle hizmetlerini daha da geliştirerek faaliyetlerine devam etmektedir.

Bu alanda belirtilen bağışlar ve yardım projeleri, vakfımızın kurucusu Nurten Tatlıcı ve onun değerli oğlu Uğur Tatlıcı tarafından, 2009 yılında ebediyete uğurladıkları, ismi vakfımız ile yaşamaya devam eden yardımsever insan merhum Salih Tatlıcı anısına ve onun yardımseverliğini kendi benliklerinde yaşatmak için şahsi gelirleri ile yapılmıştır.